Merhaba Arkadaşlar...

Merhaba arkadaşlar. Bu site 10.12.2013 saat 17:09'da açılmıştır.
Web sitemize hoş geldiniz. Bu sitede testler, konu anlatımları, indirmeli dosyalar,
verimli ders çalışma, ders gibi içerikler verilmektedir.
 Verimli ders çalışmanın altın kuralları

Füsun Saka fusunsaka@gmail.com



 

Ailelere, çocuk yetiştirme konularında destek ve eğitim amaçlı programlar sunan Bengi Semerci Enstitüsü kurucu Başkanı Prof. Dr. Bengi Semerci, okula giden çocuğun olduğu her evde, anne babalarla çocuklar arasında ki savaşın adının ders çalışmak olduğunu söyledi.



Ailelerin çocuğun çalışmadığından, çocukların ise ailelerinin çalışmalarını anlamadığından yakındıklarını vurgulayan Prof. Dr. Bengi Semerci şunları söyledi:

"Çocuklar ders çalışmayı isteyip yapamadıklarından, aileler dersin başına oturmadığından şikayetçidir. Çocuklar çalıştıklarını anlamadıklarından yakınıyor, aileler aklını vermediğinden. Bu liste uzayıp gidiyor. Peki kim haklı? Herkes haklı olabilir. Bu tartışmaların olduğu  evde öncelikle bakılması gereken şey çocuğun ders çalışmasını engelleyecek bir durumu olup olmadığıdır. Dikkat eksikliği, öğrenme güçlüğü, depresyon, anksiyete bozukluğu, arkadaş ilişkilerinde sorunlar, davranım sorunları bizim gözümüzden kaçıyor olabilir. Bunlar için gerekeni yapmışsak veya bunlar yoksa çocuğun kapasitesine bakmak gerekir. Belki de bizim beklentilerimiz çocuğumuzun yeteneklerinin üstünde olabilir. O zaman yapılması gereken onu bizim isteklerimizi gerçekleştirmek için zorlamak değil, beklentilerimizi onun düzeyine göre ayarlayıp, herkesin mutlu olmasıdır."

Herkes için geçerli olan verimli ders çalışma kuralları :

1- Öncelikle karar vermek gerekir. Ders çalışma bir iştir. Bu işe başlamak için onunla inatlaşmamak, istek gelmesini beklememek gerekir. Karar verdiğiniz an uygun andır.

2- Çalışılacak ders ve amaç belirlenmelidir. Çalışmaya harcanan zaman değil, ne yapıldığı önemlidir. Aileler sık sık süreyi az bulurlar. Ama uzun süre masa başında oturmak demek, çalışmak demek değildir.

3- Çalışma ara verilerek yapıldığı zaman verimlidir. 45 dakikalık çalışma aralarına, 15 er dakikalık dinlenme zamanları koyulmalıdır. Dikkat eksikliği olan çocuklarda oranlar değişebilir.

4- Başlarken nereden nereye ve ne süre çalışacağınızı saptamış olmalısınız.

5- Çalışma saatlerini en iyi öğrendiğiniz, dikkatinizin en iyi olduğu zamanlara göre ayarlayın.Yemekten hemen sonra, yorgun olduğunuz bir zaman başlamak için uygun zaman değildir.

6- Dinlenme hava almak, su içmek, biraz ev içinde dolaşmak gibi aktiviteleri içerir. Arkadaşlarla telefonda konuşma, TV izleme, uyuma gibi şeyler geri dönüşü engeller.

7- Ders çalışma sırası da önemlidir. En verimli zamanda daha zorlanılan derslerin çalışılması, benzer derslerin art arda çalışılmayarak araya farklı dersler konulması verimi arttırır.

8- Ders çalışma bir çeşit kendi kendini disipline sokma yöntemidir. Dolayısıyla öncelikle ne kadar zamana sahip olduğunuzu bilmek ve bu zamanı, ders dışı aktiviteleri de hesaplayarak, en verimli şekilde nasıl kullanacağınızı planlamak gerekir.

9- Hafta içi ve hafta sonu için ayrı plan yapılmalıdır. Çünkü iki zaman dilimi çoğunlukla birbirinden farklı aktiviteleri içerir.

10- Ders çalışma planının üzerinize göre dikilmiş bir elbise gibi olması çok önemlidir. Aksi takdirde planladığınız aktivitelere ve zaman uymanız zorlaşır ve bu da motivasyonunuzu düşürebilir.

11- Zamanı planlarken daha önce bahsettiğimiz zaman planlama metotlarından yararlanabilirsiniz. Ancak basit bir örnek aşağıdaki gibi olabilir: Hafta içi okuldan geldikten sonra yatana kadar 6 saatim var. Bunun 1 saatini dinlenme ile geçirebilirim. Geriye 5 saatim kalır. Ailece akşam yemeği yemek bizim için önemlidir ve bu da sofranın hazırlanması, yemek ve bulaşıkların kaldırılması da dahil olmak üzere 1 saatimi alır. Geriye 4 saatim kalır. Bu 4 saatin 2 saatini ders çalışarak harcayabilirim. Bu 2 saat ders içerisinde yarımşar saatlik 2 mola alacağım düşünülürse, dersle ilgili zamanım 3 saat olur. Kalan 1 saati de kendime ayırıyorum. Tv izleyebilirim, ailemle sohbet edebilirim, ya da kitap/dergi/gazete okuyabilirim.

12- Böyle bir plan yapıldığında yapılacak şeylerin sınırları ve saatler net bir biçimde ayarlanmış olur. Ancak gerektiğinde aktivitelerin yerini değiştirmek mümkündür.

13- Ders çalışırken dikkat edilmesi gereken bir nokta da bir dersin nasıl çalışıldığıdır. Bunun en verimli şekli Tekrar-Ödev/Test-Sonraki Konuya Hazırlık sırasını takip edebilmektir.

14- Derslerin günlük tekrarı bir bilginin kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe yani bilginin daha uzun süreli saklanıp gerektiğinde geri çağırabileceği yere gönderilmesi açısından önemlidir. Ayrıca araştırmalar kanıtlamıştır ki, toplu halde halde ve bir kez yapılan bir tekrara göre sık ve daha az miktarlarda yapılan tekrarların daha etkilidir.

15- Sonraki konuya göz atmak sınıfta ne anlatılacağını bilmeyi ve dolayısıyla anlatılacak olan materyali daha iyi dinleyip anlayabilmeyi sağlar.

16- Büyük tatilleri (Bayram, arayıl, yaz,vb) eksiklerinizi tespit edip tamamlamak için fırsatlar olarak değerlendirin.

17- Eksik tespit ederken detaycı olun. Bütün olarak bir konuyu bildiğinizi düşünebilirsiniz, ancak o konunun bir bölümü sizi daha çok zorluyordur. O vakit eksik konularınız arasına onu da alın.

18- Ders çalışırken kendinize çalışacağınız konu ile ilgili hedefler koyun. Bu bir süre hedefi (her dersi 45 dakika çalışmak) ya da çalışılacak materyal hedefi (bir ünite bitirmek ya da beli bir sayıda soru çözmüş olmak) olabilir.

19- Ders çalışma alışkanlığı kazanmakta zorlanan biriyseniz koyduğunuz hedefleri kademeli olarak artırmaya çalışın. Eğer 45 dakika dikkatinizi toplamak size zor geliyorsa yarım saatle başlayın ve giderek artırın. Küçük bir hedefle başlamak hiç başlamamaktan daha iyidir.

20- Ders çalışacağınız ortam sessiz, dikkatinizi dağıtacak şeylerden arındırılmış olmalıdır. Aynı şeklide çok rahatsız bir sandalyede ders çalışmak kadar çok rahat bir koltukta ders çalışmak da dikkat dağıtıcı olabilir. Dikkati mümkün olduğu kadar uyanık tutmak için masa başında ders çalışmak en uygunudur.

21- Ders çalışırken sizi neyin böldüğü konusunda dürüst olun. Eğer cep telefonunuzsa bu süre içinde kapalı tutun, aklınız bilgisayarınızda kalıyorsa bağlantı kablosunu bir süreliğine çıkarıp evde farklı bir yere koyun hatta evdeki diğer insanlardan birine verin.

22- Panik, çalışmanızın en büyük düşmanlarından biridir. Sakin olun ve koyduğunuz hedefe ulaşmaya çalışın.

23- Sizin için en uygun çalışma saatini belirlemeye çalışın. Bazı insanlar için sabahın erken saatleri uygundur, bazıları içinse akşam saatleri.

24- Özellikle sonrasında hatırlamakta güçlük çektiğiniz şeylerle ilgili kısa notlar alın ve görebileceğiniz bir yerde tutun. Bir şeyi okuyarak çalışıyorsanız altını çizin. Her bölüm sonuna o bölümle ilgili kısa notlar alın.

25- Size karmaşık gelen ve anlamakta ya da akılda tutmakta zorlandığınız şeyleri şemalaştırın ve bu şekilde çalışın. Bir teoriyi şeklilerle ifade etmek ya da kronolojik sıralama yapmak işinize yarayabilir.

26- Öğrenmek istediğiniz şeyleri parçalara bölerek çalışın. Bir seferde bütün bir konuyu ya da materyali bitirmeye çalışmayın. Her gün o gün için belirlediğiniz kadarını çalışın.

27- Çalıştığınız konuyla ilgili notlar ya da taslaklarınızı yatmadan önce gözden geçirin.

28- İki sayısal veya iki sözel dersi arka arkaya çalışmamaya gayret edin.

29- Sizin fiziksel durumunuzu (çok aç ya da çok tok olmamak, yorgun ve uykusuz olmamak, vb.) ve çalıştığınız ortamın fiziksel durumunun (sıcaklık,dağınıklık, vb.) kontrol edin.

30- Sözel dersleri çalışırken atlas, grafik, şema, vb materyallerden yararlanmaya çalışın.

31- Çalışma yönteminiz içine soru sorma ve anlatmayı da ekleyin. Bunun için aileden birinden ya da bir arkadaşınızdan yardım alabilirisiniz.

32- Bütün bir kitabı ya da materyali ezberlemeye çalışmak sadece vakit kaybettirir. Bunun yerine önemli kısımlarla ilgili notlar çıkarın ve bunların üzerinde yoğunlaşın.

33- Başlamak için beklemeyin (pazartesiyi, önünüzdeki sınavın geçmesini, ikinci dönemi, vb). Ne kadar çabuk başlamaya karar verirseniz o kadar hızlı sonuç almaya başlarsınız.

Ders çalışmayı engelleyen koşullar

Çalışmak ne kadar çok istense de ve ne kadar iyi planlansa da bazı dış koşullar çalışmayı engelleyebilir.
1- Çalışılan yer çok önemlidir. Karışık, çok eşyalı, güzel manzaralı, duvarlarında bolca poster olan, TV bulunan bir oda çalışma odasından çok çalışamama odası haline gelecektir.
2- Çalışma masasının üstü de, oda kadar önemlidir. Koltuk, yatak üstünde çalışma verimli olmaz.Çalışma masada ve sandalyesinde olmalıdır. Masanın üstü dikkat dağıtacak objelerden temizlenmeli, sadece ders araç gereçlerine yer verilmelidir.
3- Aklımız başka şeylere takılabilir. Dışarıdaki bir aktiviteye, ye da kendi hayallerimize. Dışarıdaki aktiviteden soyutlanmanın yolu uzak olmaktır. Kapı kapalı, sesler gelmediğinde dışarının cazibesi azalır. Hayallerimizi ise biraz ara vererek geçiştirebiliriz.

Ders çalışma için anne babalar ne yapsın?

En başta belirttiğimiz sorunlar olduğunda çözüm aramak anne babanın görevidir. Ama bir sorun yoksa, o zaman kendi tutumlarını gözden geçirmekte yarar var. Çocuk okula başladığı andan itibaren ders çalışma, ödev yapma gibi konularda tüm sorumluluğu kendi üstüne alan bir ailenin, çocuğun birden bunun kendi sorunu olduğunu fark etmesini isteme hakkı olamamaktadır.Ailenin görevi en baştan, uygun ortamı hazırlamak, kararlı olmak ve kontrol etmektir. Onun yerine endişelenmek, ondan daha çok olayı sahiplenmek çocuğun ders çalışmayı ailesi için yapması gereken bir olay olarak algılamasına neden olur. O zaman çalışmayı aileye karşı kullanır. Yani onları mutlu etmek ya da isteklerine ulaşmak, kızdırmak için kullanmaya başlar. Oysa bu onun işidir ve olumlu, olumsuz sonuçlarına da katlanmalıdır. Ailenin evde devamlı "çalış, hadi lütfen çalış" demesi ya da bağırıp, kızması sonuçları değiştirmemektedir. Benzer şekilde rüşvet teklifi yanlış sonuçlara yol açar. Aileler ders çalışırsa çocuğa bir şeyler vaat ederler ve bunun adına "ödül" derler. Oysa bu rüşvettir. Ve çocuğa aslında yapmakla yükümlü olduğu bir işten kazanç sağlama yolunu açar. Benzer şekilde boşa yapılan tehditlerin de anlamı yoktur. Ders zamanı TV, bilgisayar, playstation gibi aktiviteleri kısıtlamak, kontrol etmek kadar, görev yapılmadığında bazı aktivitelerden mahrum ederek ceza vermek de ailelere düşmektedir.

Sonuç olarak, herkes üstüne düşeni yapar, zamanında sorunlar belirlenir ve çözümler araştırılırsa ders çalışma evlerde bir kabus değil, verimli ve hoş zamanlar haline gelebilir.

Sınav kaygısı ile baş etmede anne babalara öneriler:

Sınav kaygısı sadece büyük sınavlara özgü değildir. Bazı çocuklar için her sınav bir kaygı kaynağıdır. Bu kaygı çalışmasıyla bağlantılı değildir. Sınavla ilgili yarattığı olumsuz düşünceler, sınavın kötü geçeceğine ilişkin inanışlar bu kaygının kaynağıdır. Kaygı belirtileri sınav performansında gerçekten düşüşe neden olur. Bu kaygılar başarılı olamama korkusu olan ve bu korkunun aileler tarafından desteklendiği çocuklarda daha sık görülür. Eğer çocuk ailesinin başarıyı çok istediğini hissederse, bu şekilde büyütülmüşse "ailesinin sevgisinin başarısına bağlı olduğunu, başarısız olduğunda sevilmeyeceğini" düşünür.Bu durum kaygıyı arttırır. Günlük sınavların dışında, liselere ve üniversiteye giriş sınavı öncesi, aileler bir yandan çocuklarına "sınavın önemli olmadığını, elinden geleni yapmasını söyler", bir yandan çok çalışmasını ister ve bir yandan da konuşmaların içinde "Bu sınavı kazandığında herşeyin daha iyi olacağı, yaşamını değiştireceğini" sıkıştırır. Sonra çocuğun kaygısına şaşırır ve başetmesini bekler. Çocuklardan beklentilerini ve bu sınavlaraı ne kadar çok önemsediklerini sözleri ya da davranışlarıyla belirttikçe kaygı artar. Kaygı sırasında sıkıntı, terleme,titreme gibi fizyoyoljik belirtilerin yanısıra, olumsuz düşünceler gelir. "Kazanamazsam benim sonum olur, ailem çok fedakarlık yaptı,onların yüzüne bakamam, kazanamazsam rezil olurum, arkadaşlarım ne düşünür" gibi düşünceleri olumlu hale çevirmek, kaygıyı azaltmak için önemlidir.

Aileler, çocukları için gerekli ortamı hazırladıktan sonra, çocuklarına her koşulda yanlarında olacaklarını hissettirmeleri gerekir.Çocuk, ailesinin sevgisini sadece başarı ile kazanamayacağını öğrenmelidir.Kaygının yoğun olduğu önemli sınav dönemlerinde "sen bunu başarırsın" ya da "boşver, önemi yok.İstemiyorsan çalışma"cümlelerinin her ikisi de çocuk ve gençler üzerinde olumsuz etki yapar. En doğrusu yorum yapmamak, onu her koşulda desteklediğinizi fark ettirmek ve onu dinlemektir. Bunları yapmasına karşın, aile sınav kaygısının sürdüğünü görürse profosyonel yardım aramalıdır.

 

 Verimli Ders çalışmada altın kurallar
1. Kendini Doğru Tanı
Bir şehirde yol bulmaya çalışırken harita üzerinde nerede olduğunu bilmezsen, nereye gideceğini de bilemezsin. Aynı şekilde kendini doğru tanımazsan vereceğin kararlarda amacına hizmet etmez.
Kendini tanıyan insan; güçlü ve zayıf yönlerini, imkanlarını, yeteneklerini, fırsatları ve problemleri iyi değerlendirir. Şu sorulara cevap arayarak kendini tanımaya çalışabilirsin?
GÜÇLÜ YÖNLER
-Hangi derslerde ve derslerin hangi konularında daha başarılıyım, anlayabiliyorum?
 -Başarısız olduğum ders ve konularda ne yapmam gerekiyor?
Yukarıdaki soruların cevaplarını danışman öğretmenin ile görüşerek öğren.  Yeteneklerini keşfetmeye çalış.
İMKANLAR;  
Diğer öğrencilere göre artı ve eksilerim neler?
( ) Dershaneye gidiyorum.
( ) Danışman öğretmenim var.
( )RDS’lerde bilemediğim soruları sorabiliyorum.
( )Ders çalışırken motivasyonumu bozacak her türlü şeye ‘HAYIR’ diyebiliyorum.
( )Belirli sürelerde TV izleyip kapatabiliyorum.
( )Belirli sürelerde bilgisayar başında bulunup, ders çalışmaya geri dönebiliyorum.
( )Kitap okuma alışkanlığım var.
( )Çalışma masam, çalışma odam var.
( )Annem-babam ders çalışmama destek oluyor.
 
Yukarıdaki seçeneklerde artılar arttıkça imkanlarınız artıyor demektir. İmkânları değerlendirdiğinde SBS’ye girecek birçok öğrenciye göre şanslı olduğunu öğreneceksin.
2. Hedef Piramidin Olsun
Beynin kendi kendini programlar. Arabaya bindiğimizde şoför isek nereye gideceğimizi hareket etmeden önce düşünür ve planlarız, daha sonrasında ise başka şeyler düşünürüz.
SBS içinde durum böyledir. Kısa, orta ve uzun vadedeki hedeflerini, amaçlarını belirlemen beynini doğru şekilde programlamanı sağlar. Bunu başarmak için kendine hedef piramidi oluşturmalısın.
Unutma, ‘Zafer, zafer benimdir diyebilenindir.’ Zafer benimdir demek, başarılı olacağım demektir. Başarılı olmak ise, ‘başaracağım’ fikrini kafanın içine iyice yerleştirmek ve kafayı daima o istikamette çalıştırmak demektir. 
Şu sorulara cevap vermen hedef piramidi oluşturmanda yardımcı olur.
Yakın Vadeli Hedefler
-En yakın tarihli deneme sınavında hedefin kaç puan veya kaç net yapmak istiyorsun?
-Bu hafta ders çalışma programı oluşturup, ders çalışma saatlerini belirledin mi?
-15 tatile kadar hangi konuları bitirmen gerekiyor ve 15 tatildeki deneme sınavlarında kaç puan almayı hedefliyorsun?
-Mayıs ayındaki deneme sınavında kaç puan almayı hedefliyorsun?
-SBS sınavında kaç puan almayı hedefliyorsun?
Orta Vadeli Hedef
-Hangi liseyi kazanmayı hedefliyorsun? Neden?
-Yabancı dil öğrenmeyi düşünüyor musun?
- Hangi alanda üniversite okumayı hedefliyorsun?
Uzun Vadeli Hedef
-Hangi mesleği yapmayı hedefliyorsun? Neden?
-Kaç yabancı dil öğrenmeyi hedefliyorsun?
-Yapmayı düşündüğün mesleğin kendine, ailene, ülkene ve insanlığa ne gibi faydaları var?
Piramidin en tepesindeki uzun vadeli hedefler soyut olmasına dikkat etmelisin. Hedeflerini belirlerken yukarıdaki tür sorulara cevap vermeli, yol haritanı çizmelisin. Hedefe giderken çeldiricilere, zaman hırsızlarına ve zevk tuzaklarına düşmemek için beyninde ‘hedef pramidi dosyasını’ açık tutmalısın. Bu sayede hedefine emin adımlarla yürür, olayların akışına kapılmazsın.
3.Başarı İçin Zorluklara Tahammül Et
Emek, gayret, çalışma, çaba ve çile yoksa kazanç da yok. Ders çalışmak belki de sana çok sıkıcı gelebilir. Fakat hayat, mükafatını zorluklara tahammül edenlere verir. Başın dik dolaşmak ve onurlu yaşamak istiyorsan emeğinle kazanmaya çalışmalısın.
4. Gerektiğinde HAYIR’ Demesini Bil
Hedefine ulaşmada bazen TV, internet, cep telefonu bazen de arkadaşların engel olabilir. Hedefine engel gördüğün her şeye ‘HAYIR’ demesini bilmelisin. Bunun içinde hedefini sürekli hatırlamalı ve hedefe olan inancını yenilemelisin.
5. Paylaşımcı OL
Samimi, içten, açık ve doğal ol. İnsanları sev, onlara değer ver, onlarla paylaş. Bu paylaşmanın en güzel yollarından birisi de anladığın dersi ve konuyu ihtiyacı olan arkadaşlarına anlatmandır. Sen bilgilerini başkalarıyla paylaştıkça kendinin ve arkadaşlarının başarısının yükseldiğini; başkalarını mutlu ettikçe kendinin 10 kat daha fazla olduğunu göreceksin.
Çıkarcı olmanın mı paylaşımcı olmanın mı karlı olduğunu düşün. Kısa vadede çıkarcı olanlar karlı iken, orta ve uzun vade de hep paylaşımcı olanlar kazanır. SBS ve sonrası ise orta vadeli bir hedeftir.
6.Yenilikçi OL
Doğru olanı yapmak için risk al. Hata yapmamak için risk almaktan kaçma.
Ders programını, kitap okuma hedefini, odanı ve kendini sürekli yenile. Yenilikçi ol ama maceracı olma. Yeni ve farklı yöntemler denerken bunu sağlam nedenlere dayandır.
Rüzgarlar ne kadar şiddetli iseler ağaçlar o kadar güçlü olur. Engeller insanı durdurmak için değil, güçlendirmek için vardır. Başarı yolunda fırtınalara fırsat vermeli, risk almalısın.
7. İradeli Ol
İradeli olmak; iki veya daha çok seçenek arasında doğruyu ve iyiyi seçebilmektir. Ders çalışma, emek verme, sabretme zordur ama doğrudur. Başarıya elleri cebinde değil, iradeni doğru kullanarak varabilirsin.
Başımıza gelen olayları seçemeyiz ama tepkilerimizi seçebiliriz. Sınav sonucu istediğin gibi olmasa da bunu kabullen fakat daha iyi bir sonuç için gayret et, çabala.
Recep Uysal
Anafen Dersaneleri Rehberlik Servisi
VERİMLİ DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ

VERİMLİ DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ

 

Eğitsel Rehberlik genel olarak verimli ders çalışma teknikleri, sınav kaygısıyla başa çıkma  gibi eğitim-öğretimle ilgili problemleri içermesiyle birlikte ana-baba tutumları ve öğretmen tutumları gibi sosyal yanı olan ancak eğitsel etkisinin ağırlığı nedeniyle burada ele alınmıştır. 

Verimli ders çalışma : Psikolojik ve sosyal yönden uygun bir ortamda daha önceden hazırlanmış bir plan dahilinde psiko-fizik enerjiyi yoğunlaşarak yürütülen bir çalışmadır. Bu yüzden birinci derecede yazılı veya görsel olarak bilgilerin ilk elden alınması daha sonra alınan bilgilerin kısa süreli bellekten  uzun süreli belleğe geçirilmesi ve alınan bu bilgilerin uygulanmasıdır.

 

VERİMLİ  DERS ÇALIŞMA TEKNİKLERİ NELERDİR

 

1- Bir Amaç Belirleyiniz

Her çalışma bir amaca yönelik olmalıdır. Bu amaçlar, bir problemin çözümünü öğrenmek, bir yazıdaki ana düşünceyi bulabilmek vs. olabilir. Bunları iyi belirleyerek çalışmaya başlayan kişiler, bu yakın amaçlara ulaşa ulaşa sınıfını geçmek, okulunu bitirmek ve sınavı kazanmak biçiminde özetlenen uzaktaki amaçlarına da ulaşmaktadırlar. Unutmayın hedefi olmadan ilerleyen gemiye hiçbir rüzgar yardım etmez...

 

2- Planlı Çalışınız

Hedefleri oluşturmak ve plan yapmak yolculukta önemli adımlardır. Ancak önemli olan uygulama aşamasında içsel ve dışsal çalışmalarımı engelleyebilecek nedenleri öngörüp başa çıkabilme konusunda iç disiplin geliştirebilmektir. Yaşamımızla ilgili sorumluluğu rastlantılara bırakırsak çalışmalarımızı ve başarılarımızı engelleyebilecek pek çok sebebimiz olacaktır. Aldığımız kararları uygularken çalışmalarımızı engelleyerek hedeflerimizle aramıza girebilecek her türlü duygu düşünce davranışlarımızı  kontrol etmemizin bizim elimizde olduğunu unutmayalım  İşte çalışmada plan; "nasıl", "ne zaman" ve "nerede" çalışacağınıza karar vermek demektir.  Plan çeşitlerine gelince ;

   Dönem Planı: Dönem planı için bir takvim kullanılabilir ve bu takvim öğrencinin göreceği bir yere asılır. Akademik dönem için tarihleri gösteren bu takvim sınavları, ödev tarihlerini, toplantıları ve bireyin gereksinim duyduğu durumları içermelidir. Böylece birey ileride ne yapması gerektiğini bilir ve sınava hazırlanma, ödev hazırlama gibi zorunlulukların üst üste gelmesini ve doğacak baskıların, karışıklıkların oluşmasını önler.

  Haftalık Plan: Bir hafta boyunca tüm görevleri planlamak için hazırlanır. Sınav için hazırlanma, ders kitabını okuma, çalışma, arkadaşlarla toplanma gibi etkinlikler için zaman ayrılır. Haftalık plan yapılırken esnek davranmalı ve çok şey yapma planlanmalıdır. Eğer yeterince dinlenilmezse planlananlar gerçekleşmez. Birçok şeyi kötü bir biçimde yapmaktansa birkaç şeyi iyi yapmak daha yararlıdır. Haftalık planın gerçekçi olabilmesi için önce gözden geçirilir ve uygulandıktan sonra değerlendirilir. Yapılan plana muhakkak uyulmalıdır. En iyi plan bile uyulmazsa yararlı olamaz. Plan bireyin yaşamına uygun hale gelinceye kadar üzerinde çalışılmalıdır.

  Günlük Plan:

· Uykudan kalkılan saat
· Kahvaltının bitiş saati
· Okula geliş gidiş saati
· Yemek için verilen aralar
· Öğrenme için ayrılan süre
· Dinlenme, gezme, spor, TV. izleme, arkadaşlarla beraber olmak için belirlenen süre.
· Tekrar yapmak için ayrılan süreler
· Ev ödevlerine ayrılan süreler
· Uykuda geçen süre

 

Planı Aksatan Faktörler

       Televizyon Bağımlılığı

       Spor bağımlılığı

       Kıramadığınız arkadaşlarınız

       Aileniz

       Ders çalışmaya oturamamak

       Misafirleriniz

 

3- Zamanınızı Etkin Şekilde Değerlendiriniz.

Öğrenciler bedensel, zihinsel, duygusal yapıları, ilgileri ve yetenekleri bakımından birbirlerinden farklıdırlar. Bir öğrencinin isteyerek çalıştığı ve hemen öğrendiği bir dersi bir başka öğrenci zor öğrenebilir. Bir başka öğrenciyse çabuk yorulabilir ya da çalışmak istemeyebilir. Bu nedenle bir ders ya da konu içinde ayrılacak süre öğrenciden öğrenciye değişir. Her öğrenci zamanı kendine göre ayarlamalıdır. Bir saat çalıştıktan sonra araya 5-10 dakikalık dinlenme koymak yararlı olur. Bu sayede bir saatlik çalışma sonunda dağılan dikkat ve azalan verim tekrar kazanılır. Zamanınızı geri getiremezsiniz çünkü. Çalışmalarınızdan yeterince verim alabilmek için dengeli ve düzenli beslenmeli, özellikle sabah kahvaltılarınızı düzenli ve yeterli kaloriyi alacak şekilde yapmalısınız.

 

4- Veriminizi  Engelleyen Etmenleri Yok Ediniz.

Sizin için olumsuz olabilecek hiçbir duruma asla ve asla izin vermeyiniz. Çalışmaya başlamadan önce, yorgunluk, uykusuzluk, ağrı, sızı, elem duygusu, korku, öfke, aşırı kaygı, fazla heyecan, endişe, açlık, aşırı tokluk, aile dertleri, normalin altında ve üstündeki fiziki şartlar (çok sıcak, çok soğuk gibi) acelecilik, telaş, araç ve gereç noksanlığı gibi etkenlerin elden geldiğince giderilmesi gerekir.UNUTMAYIN; Mükemmelliğin Arkasında Korku Yatar, İnsan Olduğunuzu Hatırlayarak Korkularınızı Göğüsleyin. Daha Mutlu Ve Daha Etkili Bir İnsan Olursunuz...

 

5- Çalışma Ortamınızı Seçiniz

Unutmayınız ki ; dağınık oda = dağınık zihin. Ve ders çalışırken genellikle aynı ortamı tercih etmeye çalışınız. Aynı mekanda ders çalışmak çalışmaya daha kısa sürede adapte olmanı sağlar. Çalışma masanız olsun. O masaya sadece çalışmak için oturduğunu hissetmelisiniz. Çalışma yerinin seçimi çok önemlidir. Çalışma yeri derli toplu, yalın elden geldiğince sabit ve sakin olmalı, ayrıca ışık, ısı gibi fiziksel sorunları da çözümlenmiş olmalıdır. Siz iyisi mi düzenli dikkatinizi dağıtacak fazla obje olmayan sade bir odada mümkünse boş bir duvara dönük çalışın.

 

6- Ders Çalışırken Aynı Anda Birden Fazla İş Yapmayınız

TV. izleyerek yada müzik dinleyerek çalışmak. İki işi birlikte yapmaya çalışanları,   ‘eli işte gözü oynaşta’ terimi çok güzel anlatır. İlgi bölündükçe kalite kaybına uğrar. Ders çalışmaya konsantre olmak onunla baş başa olmayı gerektirir. Sadık bir sevgili olunuz. Ve ders çalışma zamanı gözünüz dersten başka bir şeyi ne görsün nede kulağınız başka bir şeyi işitsin. (İyi bir sevgili olun kuralı)

 

 

 

7- Not Tutunuz.

Not tutarken de;

      Anlatılanlar öğretmenin ağzından çıktığı gibi değil, anlaşıldığı gibi yazılmalıdır.

      Öğretmenin anlattığı konunun ana fikri ve anlamları kavranıncaya kadar beklenilmelidir.

      Zamanın çoğu yazmakla değil, dinlemekle, fikirleri kavramaya çalışmakla geçmelidir.

      Konu; grafik, şekil, istatistik vb. bilgilere dayalı olarak anlatılıyorsa notlar arasına bunlarda alınmalıdır.

      Önemli fikir ve paragrafların aynen yazılmasında fayda vardır.

      Yazıların düzgün ve okunaklı olmasına önem verilmelidir. Önce müsvette yapma, sonra temize çekilme yoluna gidilmelidir.

 

8- Diğer Kaynaklardan Yararlanınız

Öğrenci, herhangi bir konunun öğrenilmesinde, basılı araçlara ne kadar baş vurursa, öğrenme ilgisi ve zihinsel yetileri de o kadar çok genişleyecektir. Basılı öğrenme araçlarından yararlanmada çizelge grafik, harita ve resimlerin özel bir önemi vardır. Bunlar sayfalarca anlatılan bilgileri topluca ve bir arada vererek o konunun kavranmasına yardımcı olmaktadırlar.

 

9- Etkili ve Verimli Okuyunuz

Okuma, öğrenmenin en temel yoludur. Öğrenmede hızlı okuma önemli ve gereklidir. Hızlı okumayla hem okunanlar daha iyi anlaşılır, hem de zamandan kazanılır. Okuma hızı lise öğrencileri için yaklaşık 200 - 250 sözcüktür. Bu hız okunulan yazının niteliğine ve okumanın amacına göre ayarlanmalıdır. Vakit geçirmek amacıyla bir hikaye veya roman okurken okuma hızı oldukça yüksek olabilir. Ama okuma yorum yapma, eleştirme özet çıkarmak için yapılıyorsa okuma hızı yavaş olmalıdır. Hızlı okumanın en önemli yolu sesiz okumadır. Sessiz okuma hızı arttırdığı gibi anlamayı da kolaylaştırır. Sessiz okuma dudak kıpırdatmadan, kafa sallanmadan sadece gözle takip ederek okumadır. Hızlı ve anlamlı okuma becerisi kazanabilmek için bol bol okuma çalışmaları yapılmalıdır. Önce gazete, öykü ve roman gibi şeylerle işe başlamalı giderek boş zamanları okuyarak değerlendirme alışkanlığı kazanılmalıdır.

 

10- Tekrarlar Yaparak Unutmayı Önleyiniz

Öğrenilenler zamanla unutulabilir. Unutmayı önlemenin iki yolu vardır. Bunlardan biri öğrenilen bilgileri yeri geldikçe kullanmak, diğeri de aralıklı olarak tekrar etmektir. Öğrenciler öğrendiklerini yeri geldikçe kullanırken hem bunların işe yaradığını görecekler, hem de yeni bilgiler edinmeye motive olacaklardır. Aralıklı olarak yapacakları tekrarlar sayesinde ise bir taraftan eski öğrendiklerini hatırlarken diğer yandan da sınavlara her an hazır durumda olacaklardır. 

 

Hatırlama Konusunda Üç Altın Kural Vardır.

1- Çalışma Seansı 20-40 Dakikadır, ve Bu Sürenin Sonunda Ne Hatırlanacağının Sınanması Gerekir.

2- 20-40 Dakikalık Bir Çalışma ve On Dakikalık Tekrarı, 10 Dakikalık Bir Dinlenme İzlenmelidir.

3- Dinlenme Sırasında Kendinize Bir Ödül Verin, Çünkü Bunu Hak Ettiniz...

 

 

VERİMLİ DERS ÇALIŞMAYI ENGELLEYE TUZAKLAR

 

      Gözlerinizi yapamadıklarınıza çevirmek,

      Müzik eşliğinde çalışmak,

      Zorlanılan derslerin dışlanması,

      Aşırı kaygı(güvensizlik),

      Yatarak(uzanarak)çalışmak,

      Çalışma anında hayallere dalmak,

      Uzayıp giden telefon konuşmaları yapmak,

      Çalışmayı tamamlamadan bırakmak,

      Arkadaşlara “hayır!” diyememek,

      Televizyona takılıp kalmak,

      Dersler,konular hakkında yetersiz bilgi sahibi olmak,

      Düzenli tekrarlar yapmamak,

      Plansız, programsız çalışmak,

      Kendinizi başkalarıyla kıyaslamak,

      Zamanı denetleyememek,

      Yanlışlardan ders almamak,noksanları gidermemek,

      Sınav bilgi ve tekniklerini yeterince bilmemek,

      Motivasyon noksanlığı, isteksizlik.

 

UNUTMAYINIZ Kİ...

      Hiçbir zafere çiçekli yoldan gidilmez.

      Başarının en kolay ve kısa yolu çalışmaktır!

      Eğer bugün için bir şey yapmadım demek istemiyorsan, yarın için plan yap,uygula.

      Önceden ne kadar çalışacağını belirlemezsen, çalışma sonunda çok az şey hatırlarsın!

      Önemli olan çalışmak değil, zamanında ve yerinde çalışmaktır.

      Bugünün dersini yarına bırakma, yarın artık bugündür.

      Uyku saatinde iyi uyu, ders saatinde uyuma!

      Başarıya ulaşmak için unutmayı unutmalısın.     

 

ÇALIŞMADAN  ÖNCE DİKKAT ETMENİZ GEREKEN 15 KURAL

1.      Her öğrenci kendi çalışma ortamına göre bir çalışma planı hazırlamalı ve bu plana mutlaka uymalıdır.

2.      Çalışma metodunu dersin özelliğine göre seçmelidir. (Okuma, not tutma, anlatım, tümdengelim, tümevarım gibi) sayısal dersler çalışırken yazarak çalışma metodu uygulanmalıdır.

3.      Ders çalışmaları mutlaka belli bir yerde sakin bir ortamda bir masa üzerinde yapılmalıdır.

4.      Hemen her derste bütün konular çalışılmalı, konular arasında önemli önemsiz ayrımı yapılmalıdır.

5.      Ders araç ve gereçlerini çalışmaya başlamadan önce hazırlamalı, unutulmamalıdır ki araç ve gereç ihtiyacı olduğunda temin edilmeye çalışılırsa hem zaman kaybına hem de dikkat dağılmasına neden olur.

6.      Çalışmaya psikolojik olarak hazır olmayan kişi problemlerinden kendisini soyutladıktan sonra çalışmaya başlamalıdır.

7.      Öğrenmeyi aralıklarla yapmalı, bu aralıklarda dinlenmeyi, gezinti, söyleşi, müzik ile yapılabilir.

8.      Çalışılan konu kendi başına bir bütün değilse, geçmiş konular gözden geçirilmelidir.

9.      Sözel dersler çalışılırken ana düşünceleri dile getiren anahtar kelime ve cümleler tespit edilmeli gerekirse renkli kalemle altları çizilmelidir.

10.  İşlenecek konu dersten önce çalışılmalı, anlaşılmayan yerler tespit edilerek derse girilmelidir.

11.  Ders çalışılırken motive olunmalı, televizyon karşısında veya yatarak çalışmanın etkinliğini azaltacağı unutulmamalıdır.

12.  Düzenli bir defter tutma alışkanlığı kazanılmalı. Tükenmez kalem yerine kurşun kalem kullanmaya özen göstermelidir.

13.  Çalışırken bir cevabı ezberlemek yerine konuyu anlamaya veya problemin çözümü yolunu öğrenmeyi seçmelidir.

14.  Anlatım dersinin arkasından sayısal (matematik, fenbilgisi gibi) bir ders çalışılmalıdır.

15.  Sabah kahvaltısı yaparak okula gelmesi, aksi takdirde ders dinleme dikkatinin azalacağı unutulmamalıdır.

 

ÇALIŞMA  ESNASINDA   DİKKAT ETMENİZ GEREKEN 5 KURAL

1.      Sınıfta dersler iyi dinlenmesi, ders sırasında başka şeylerle meşgul olunmamalı, anlamadığı yeri anında öğretmenine sormalıdır.(İyi bir sevgili olun kuralı)

2.      Öğretmen dersi anlatırken üzerinde durduğu noktalar ve sınıfa yönetilen sorular not edilmeli ve sonra çalışılmalıdır.

3.      Tahtaya yazılan bilgiler ve problem çözümleri dikkatli bir biçimde deftere geçirilmeli ve kontrol edilmelidir.

4.      Derslerde devamsızlık yapılmamalı, eğer zorunlu olarak yapılmışsa o dersteki konu arkadaşlardan öğrenilmelidir. Unutulmamalıdır ki bir sonraki konunun öğrenilmesi bir önceki konunun bilinmesine bağlıdır.

5.      Sınavlarda soruların cevaplarına geçilmeden önce cevaplar zihinsel olarak tasarlanmalı, kağıtlar verilmeden önce mutlaka kontrol edilmelidir.

ÇALIŞMADAN  SONRA DİKKAT ETMENİZ GEREKEN 5  KURAL

1.      Bütün dersler işlendikçe çalışılmalı, konular biriktirilmemelidir.

2.      Dersler tekrar edilirken, anlaşılmayan konular tespit edilmeli, bir sonraki derste öğretmenine sorarak öğrenilmeli. Sorarak öğrenilenlerin unutulmayacağı hatırdan çıkarılmamalıdır.

3.      Sayısal dersler çalışılırken sınıfta öğrenilen çözüm yollarının yanı sıra başka çözüm yollarının da  olup olmadığı kaynak kitaplardan araştırılmalı, özellikle örnek çözümler çoğaltılmalıdır.

4.      Zor anlaşılan konular için en verimli çalışma saatleri ayrılmalıdır.

5.      Çalıştığınız konuyu mutlaka daha sonra tekrar ederek, uzun süreli hafızaya geçmesini sağlayınız.

 

YANLIŞ ÇALIŞMA TEKNİKLERİ

      Yatarak – uzanarak çalışma.

      Gürültülü ortamda çalışma.

      Dağınık ortamda çalışma.

      Televizyon – radyo .

      Telefon konuşmaları.

      Arkadaş toplantıları .

      Birden fazla işi aynı anda yapmak.

hiç aklınızdan çıkmasın ki...

Çalışma odanız sessiz olmalıdır. Gençler arasında yaygın olan yanlış bir tutum vardır, oda "ders çalışırken müzik dinlemek." kendilerine sorulduğunda müzik dinlemenin çalışmalarına engel olmadığı, tam tersine dersi daha iyi anladıklarını iddia etmektedirler. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki, insan beyni aynı anda birçok uyaranı alabilir ancak dikkatini bir tek noktaya odaklayabilir. Bu sebeple insanın hem müzik dinleyip, hem de ders çalışması mümkün olsa da yanlış çalışma yöntemidir. Yanlıştan bir an önce dönülmelidir...

  SİZLERİ BAŞARIYA GÖTÜRECEK 10 ALTIN KURAL

1- Kesinlikle TV. karşısında çalışmayınız.

2- Her akşam o gün işlenen konuları mutlaka tekrar ediniz.

3- Yanlış çözdüğünüz soruyu  tekrar çözünüz.

4- Dersi derste dinleyin ve dersi çok iyi dinleyin.

5- Derse hazırlıklı gelmek verimi % 100 artırır.

6- Elinizden geldiği kadar ders çalışma odanızdan başka yerde çalışmayın.

7- Günde 3 saat plansız çalışacağınıza 1 saat çalışın ama planlı çalışın.

8- Başarı : ders başında geçen süreye değil,planlı çalışma ve etkili tekrara bağlıdır.

9-  Çalışma gücünüzü artırın;

      sağlığınızı korumalısınız.

      fiziksel ortamın uygunluğuna dikkat ediniz.

      sizi rahatsız eden problemi tespit edin.

10- İyi dinleyin ,dinlemek içinde ;

     Dikkatin konu üzerinde toplanması.

     Bedenen ve zihnen dinlemeye hazır olma.

     Duyguları kontrol altına almak.

     Ana fikirleri kafanızda tespit ediniz.

     Konuşma hızı ve zihinsel kulaklık.

Gibi kurallara uyulduğunda başarıyı yakalamak çok daha kolay olacaktır.

 

Bunları ...

      Tam anlaşılmamış konular.

      Bilinçsizce, rast gele öğrendiklerimiz.

      Aralıksız, uzun süre çalışma ile öğrenilenler.

      Tekrarlanmayan bilgiler.

      Mutsuz anlarda öğrendiklerimiz.

      Düşünülmeden ezberlenenler.

      Olumsuz - mutsuzluk veren bilgiler.

      Soyut, ilişkilendirmenin zor olduğu bilgiler.

      Uykusuzken öğrendiklerimiz.

      İlgi ve bilgi alanımıza girmeyen bilgiler.

      Stresli bir durumda öğrenilenler.

      Çağrışım ilişkileri zayıf  bilgiler.

      Önemsiz olduğu düşünülen bilgiler.

      Pasif dinlenme ile öğrenilenler.

                                                             Çabuk Unuturuz...!

Bunları...

      Kişiye anlamlı gelen, tam anlaşılmış bilgiler.

      Bilinçli olarak hafızaya kaydedilenler.

      Çalışıp ve ardından dinlenmeler.

      Çok tekrarlanan bilgiler.

      Mutlu, neşeliyken öğrenileler.

      İsteyerek, yüksek motivasyonla öğrenilenler.

      Üzerinde düşünülerek öğrenilenler.

      Somut bağlantılar kurulabilecek, görsel bilgiler.

      Uykudan önce öğrenilip, sonra tekrar edilenler.

      İlgi ve bilgi alanımıza giren bilgiler.

      Stressiz bir ortamda öğrenilenler.

      Öğrenilmiş bilgiler ile çok çağrışım yapan bilgiler.

      Önemli olduğu düşünülen bilgiler.

      Aktif dinleme ile öğrenilenler.

                                                                     Çabuk Hatırlarız...!

 

BAŞARILI OLMANIN YOLLARI

      Başarılı olmuş insanların hayatları dikkatle incelendiğinde ,planlı bir yaşam ve sıradan bir hayat yaşamadıkları ilk göze çarpan özelliktir.

      Ders çalışma süresini çok uzun tutmak öğrenmeyi olumsuz etkiler.

      Yorulmadan ara vermeyi öğrenmelisiniz.

      Başarıya giden ilk yol;kişinin kendisine söz geçirebilmesinden geçer.

      Heyecana yer vermemeli tecrübeli insanların ve uzmanların önerilerine kulak vermeli, istifade edilmelidir.

      Başarının yolu önce kişinin başarıya kendisini inandırmasıyla mümkün olur.

      Hayvanı yaşatan iştah,insanı yaşatan ümit,milletleri yaşatan da ideallerdir. Başarmak için ümitli olunmalı asla ve asla ümitsiz olunmamalı.

                           

BAŞARILI İNSAN ;

 

         Başarılı insan ; daima çözümün bir parçasıdır.

         Başarılı insan ;bir program yapmıştır.

         Başarılı insan ;’işine yardım edeyim der’

         Başarılı insan ; her soruna bir çözüm bulmaya çalışır.

         Başarılı insan ; ‘zor olabilir ama imkansız değil’ der.

         Başarılı insan ; en olumsuz bir durumda bile bir çıkış yolu bulur.

 

BAŞARISIZ İNSAN;

 

               Başarısız insan ; daima sorunun bir parçasıdır.

               Başarısız insan ; devamlı mazeret bulmuştur.

               Başarısız insan ; ‘bu benim işim değil’ der.

               Başarısız insan ; her çözüme bir sorun bulur.

               Başarısız insan ; ‘mümkün olabilir ama çok zor’ der.

               Başarısız insan ; en olumu durumlarda bile engel bulur.

Test Çözme Teknikleri

TEST ÇÖZME TEKNİKLERİ

Test çözmede üç unsur önemlidir:

          Bilgi: Öğrenme ile kazanılır. Tekrar ile pekiştirilir. Test çözme tekniğini kullanmanın temelini teşkil eder.

        Yorum: Öğrenilen ve tekrar ile pekiştirilen bilgi ile ilgili düşünce geliştirme veya bilgiye farklı açılardan bakabilme gücünü ifade eder. Test çözme tekniğinin geliştirilmesini sağlar.

          Hız: Kazanılan bilgiye ve elde edilen yorum gücüne ait problemlerin zaman kısıtlaması içinde çözülmesidir.

Hız, test çözerken zamanı etkin bir biçimde kullanmanıza yardım eder.

TEST ÇÖZERKEN DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

           Her sorunun kendine has bir mantığı vardır. Test çözerken kendi mantığınızla değil sorunun mantığına göre hareket etmelisiniz.

          Soru kökünün iyi okunup anlaşılması, daha sonra cevabın düşünülmesi gerekir. Soru kökü anlaşılmadan cevabı düşünmeye çalışmak hızı düşürür. Zaman kazanmak için soruyu okumadan cevap şıklarına koşmak sizi yanıltır.

          Soruda sizden ne isteniyorsa ne eksik, ne fazla isteneni düşünmelisiniz. Bazı sorular sizin için çok kolay gelir ve cevabın böyle kolay bir şık olamayacağını düşünürsünüz. Oysa bazen böyle kolay sorular sormak da bu işin tekniğinin bir parçasıdır.

          Sorulara önyargılı yaklaşmamalısınız. "Bu soru zor yapamam, bu soru kolay cevap x şıkkı" gibi zaman kazanmaya yönelik aceleci davranışlar, kazanmak yerine kaybettirir.

          Turlu Soru Çözme Yöntemi testteki her soruyu incelemenize yardımcı olur. Cevaplandırılmayan soruları soru kitapçığında bir işaret veya simge ile simgelendirmek o soruların ikinci turda daha kolay bulunmasını sağlar.

          Hatalı okuma alışkanlıkları da önemli sorunlar yaşamanıza neden olabilir. Olumsuz bir ifadeyi olumlu olarak okumak soruyu veya cevabı hatalı düşünmenize sebebiyet verebilir.

          İnsan psikolojisi soru içindeki ifadeleri olumlu yönde algılamaya eğilimlidir. Bu nedenle soru formlarında altı çizili veya kalın yazı karakterli ifadeleri daha dikkatli okumalısınız.

          Soru kökünün veya soru metninin uzun oluşu sizin için daha fazla ipucu anlamına gelir. Bu nedenle uzun metinli sorular daha kolay çözülebilen sorular olarak algılanmalıdır.

          Paragraf tipli sorularda genellikle paragraftan önce soru kökünün okunması paragrafın ikinci kez okunması zorunluluğunu önler. Soru kökünü okuyan zihin soruyu bu zihni hazırlıkla okuma eğiliminde olur.

          Gireceğiniz sınav bütün soruları cevaplama zorunluluğu olan bir sınav değildir. Biliyorsanız tabii ki cevaplamanızda bir sakınca yoktur. Ancak cevabı konusunda tereddüt ettiğiniz soruları gelişigüzel cevaplandırmak yarar değil zarar verir.

          Cevap şıklarından sorunun çözümüne gitmek de test tekniğinde önemli bir yoldur. Yüzde yüze emin olmadığınız sorularda şıkları eleyerek doğru cevaba yaklaşabilirsiniz.

          Cevap şıklarını elerken eğer 2 şıkka indirgeyebilmişseniz bunlardan birisini seçmenizde hiçbir sakınca yoktur. Ancak ikiden fazla şık cevap olabilecek nitelikteyse bu soruyu cevaplandırmamanız, en azından sınavın sonlarına doğru tekrar soruya dönmek üzere boş bırakmanız daha uygun olacaktır.

          Test çözerken sorunun doğru cevabını bulmak kadar önemli bir diğer olay da cevap olamayacak şıkların tespit edilmesidir. Böylece çözüm alternatiflerini daha netleştirir ve doğru şıkka ulaşabilme hızınızı daha artırırsınız.

          Sınavlarda test çözümünü sekteye uğratan en önemli unsurlardan birisi de sınav kaygısı ve bu yüksek kaygı düzeyinin soruları anlamayı ve problemleri çözmeyi zorlaştırmasıdır.

          Her derse ait test içeriği o dersin özelliklerini taşır. Bu nedenle her ders için aynı test çözme mantığını kullanmak hatadır. Her ders için farklı test çözme mantığı geliştirmeniz test tekniğinizin gelişmesine yardım eder.

          Cevap şıklarında cevaba benzeyecek bazen iki bazen üç şık bulunur. Bunlara çeldirici adı verilir. Çeldiriciler ilk bakışta cevap gibi algılanabilir ama ufak bir zihinsel egzersizle doğru cevabı bulmanız mümkündür. Bu tip sorularda cevap genellikle soru metninde saklıdır.

TEST ÇÖZERKEN KODLAMA KONUSUNDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

           Test çözümünde kodlama da önemli bir yer işgal eder.

          Soruyu kitapçık üzerinde çözmüş olmak o soruyla olan işinizin bittiği anlamına gelmez.

          Soruyu doğru çözmek kadar optik forma doğru kodlamak da önemlidir.

          Kodlama her sorudan sonra yapılmalıdır. Bu asla bir zaman kaybı değildir. Çünkü Kodlama için geçen süre bir ölçüde dinlenme sürenizdir. Bu zaman dilimi içinde bir soru ile olan zihinsel bağınızın koparır, bir başka soruya geçmek için zamanın geldiğini düşünürsünüz. Bu bilinç dışı bir faaliyettir. Ayrıca sınavın ilerleyen diliminde boş bir cevap kâğıdı görmek yerine dolu bir cevap kâğıdı görmek kendinize olan güveni sağlamanıza yardım eder.

          Zaman kazanacağım diye kodlamayı sona bırakmak sınav sonrası yorgunluk ve dikkat dağılmasının fazlalığı sebebiyle hatalı veya eksik kodlama riskini artırır, kaydırma yapmanıza yol açar. Her yıl %0,5 adayın kaydırma hataları nedeniyle mağdur olduğunu unutmayınız.

TEST ÇÖZERKEN ZAMANLAMA KONUSUNDA DİKKAT EDİLECEK HUSUSLAR

          Testi iyi çözmek için sadece doğruları bilmek yeterli değildir. Verilen zaman dilimi içinde bu doğruları bulmanız gerekir. Bu nedenle her bir soruya ne kadar zaman harcamanız gerektiği baştan planlanmalıdır.

          Çok sorulu testlerde "Turlu Soru Çözme Yöntemi" bilinen soruların çözümünü hızlandırır. Bilinmeyen sorularla zaman kaybını önler. Aynı zamanda zorluk derecesi biraz yüksek olan sorulara bakmayı ve bu sorular için daha fazla zaman kullanımını sağlar.

          Zaman kazanmak için soru metni ve kökünü okumadan cevap şıklarına koşmak sizi yanılgılara düşürebilir.

          Sınavda zaman kullanımını en fazla zora sokan bildiklerimiz ve bilmediklerimiz değil, biraz bildiğimiz ya da tereddüt ettiğimiz sorulardır. Bu nedenle soru ile inatlaşmak "bu soruyu çözmezsem ölürüm" mantığı bu testin sonunda hüsrana uğrama riskini artırır.

          Hızlı okuma tekniklerini kullanmalı ve sınav öncesi okuma egzersizleri ile okuma hızınızı artırmalısınız.

TEST TEKNİĞİ

          Yapılan sınavlarda her soru için ancak bir dakikamız bulunmaktadır. Bunun için sınava giren adayların bilgi ve yorum güçlerinin yanında hız da önemli olmaktadır.

Bilgi- Yorum – Hız

          Bilgi; derste dersi iyi dinleyerek ve ders çalışılarak elde edilebilir.

           Yorum; ders dışında yalnız başınıza paragraf sorularını çözerek ve bol kitap okuyarak elde edilebilir.

           Hız ise ancak ve ancak çok miktarda soru çözülerek elde edilir.

Soru çözerken dikkat etmemiz gereken bölümler nelerdir?

          Öncelikle sorunun okunup anlaşılması daha sonra cevabın düşünülmesi gerekir. Kesinlikle soruyu okurken cevabı düşünmeyin. Her iki durumun bir birinden ayrılması gerekmektedir.

          Soruları okurken mutlaka kılavuz olarak kurşun kalem kullanın ve önemli ipuçlarının altını çiziniz.

          Ön yargılardan kaçınmamız gerekir. Soru bizden ne istiyorsa sadece onu düşünmek ve verilen bilgi üzerinde yorum yapmamamız gerekir.  Soru cümlesi ve verilen bilgi bizim değer yargılarımıza ters gelebilir. Bu durumda "verilen bilgi ve sorulan soru" üzerinde durmalıyız.

          Soruları okurken hızınız kesecek olan dudak kıpırdatarak okumaktan uzak durun. Çünkü bu durum hızınızı kesecektir. Ve her okuduğunuz kelimenin altını çizmeyin. Yapmanız gereken gözle okuma alışkanlığı kazanmanız ve okuma hızınızı arttırmanızdır.

          Soru hakkında fazla bilgiye sahip değilseniz şıklardan yararlanın. Şıkları tek tek değerlendirerek elemeye çalışın. İçlerinden doğru cevabı kestirmeye çalışın. Eğer çok çelişkide kalıyorsanız boş bırakmanız daha iyidir. Çünkü her yanlış cevap hem kendini hem de doğru cevaplarınızı götürmektedir. Bu da netlerinizin düşmesine neden olmaktadır. Unutmayın ki her soru, her net önemlidir. Bir net sizi en az 20 000 kişinin üstüne de çıkarabilir altına da düşürebilir.

          Soru içinde geçen ipuçlarından yararlanmayı bilin. Bunlar; altı çizili, koyu puntoyla yazılmış, "tırnak içinde," değildir, olamaz, her zaman, hiç bir zaman, bütün,  zaman zaman, yoktur, vardır, birbirinden farklı, birbirine benzer, eşdeğer, birden fazla, ayrı ayrı, iç içe, yan yana, ikisi bir arada, ana düşünce, yan düşünce, benzer düşünce, asla, genellikle, çoğu, vb. ipuçlarıdır.

          Öncelikle soru cümlesini okuyarak ne istiyorsa altını çizin ve aklınızdan geçirin. Sonra metin kısmını okuyarak soruda sizden istenen kelimelerin altını çizin. Daha sonra şıkları elemeye başlayın.

          Uzun paragraf sorularını cevaplandırırken soru cümlesini okuduktan sonra paragraftan bir cümle okuyarak şıkları eleme yöntemini kullanın ve bunu paragraf bitene kadar devam ettirin.

          Çok soru çözmeliyiz. Bir günde çözeceğimiz soru sayısını belirleyip her on beş günde bir bu soru sayısını arttırmalıyız. 25 soruyla başladığımızı düşünecek olursak, her 15 günde de 15 soru attırdığımız zaman sekiz ayda yaklaşık olarak 30.000.000 tane soru çözmüş oluruz.

UNUTMAYIN!!

          Sınavınıza kadar son yıllarda çıkmış olan soruların çözülmesi gerekmektedir.

HEPİNİZE GİRECEĞİNİZ SINAV’DE BAŞARILAR DİLİYORUZ.

16 ADIMDA TEST ÇÖZME TEKNİKLERİ​ 1-Bir konuyla ilgili soruları çözmeden önce o konuyu iyi öğrenin. Soru çözerek de öğrenip öğrenmediğinizi hem kontrol edin, hem de tekrar edin. 2-Soruları kendinize zaman tanıyarak çözün. Çünkü gerçek sınav sadece bilginizi değil bilgi kullanma hızınızı da ölçmektedir. 3-Soruları ayırt etmeyin. Her sorunun size sınavda sorulabileceğini düşünerek yanıtlamaya çalışın. 4-Çözemediğiniz veya yanlış çözdüğünüz sorunun mutlaka doğru çözümünü öğrenin. 5-Bir soruya çok fazla takılarak zihninizi bulandırmayın ve kendinizde stres oluşturmayın. 6-Soruyu daha kolay çözmenizi sağlayacak önemli kelimelerin altını çizin. Sorudaki her şeyin altını çizmeyin. 7-Her gün belirli miktarda soru çözmeye çalışın ve zamanla bu soru miktarlarını aşama aşama arttırın. 8-Öncelikle soruyu daha sonra verilen bilgileri okuyun. Soruyu ve verilen bilgileri anlamadan asla şıkları okumaya başlamayın. 9-Bütün şıkları mutlaka okuyun. Şıkların hepsini okumadan doğru olduğuna inandığınız şıkkı işaretlemeyin. 10-Yanlış olduğuna kesin emin olmadıkça, ilk işaretlediğiniz cevabınızı değiştirmeyin. 11-Doğru çözdüğünüzden emin olmadığınız soru ve sorular varsa tekrar göz atmak için sınavın en sonuna bırakın. 12-Yanlış çözdüğünüz sorulardan ötürü ümidinizi kaybedip asla karamsarlığa düşmeyin. 13-Çözemediğiniz soruları düşünerek stres yapmayın. Her öğrencinin çözemeyeceği sorular mutlaka çıkar. 14-Uzun paragraftan oluşan soruları “uzun soru zordur” yargısında bulunarak o soruyu okumadan geçmeyin. Unutmayın uzun paragraf türündeki sorular daha kolay sorulardır. Ve genelde cevaplar paragrafın içinde gizlidir. 15-Doğru cevaba daha kısa sürede ulaşmak istiyorsanız yanlış olduğuna inandığınız şıkları hemen eleyin. 16-Sayısal sorularda işlemleri mutlaka kaleminizi kullanarak yapın. Hafızanızdan işlem yapmak hem sizi hataya sürükleyecek, hem de size daha fazla zaman kaybı sağlayacaktır. Kurt Cobain, 17 Nisan 2009

Kaynak: 16 adımda test çözme teknikLeri .. | izafet.net
Copyright ©izafet.net

Hızlı Test Çözme Teknikleri Yöntemleri

Ancak iş o kadar çetrefilli ki sadece bilmek yetmiyor. Zamanı iyi kullanacaksın, heyecanlanmayacaksın, dikkatsiz olmayacaksın. Kendine güveneceksin. Test tekniklerinde usta olacaksın. Ne kadarını kullanırsınız veya kullanmazsınız bilmem ama işte size rakiplerinize fark attıracak 20 tane teknik:

​1. Her bölüme çok hızlı göz atarak zihninizi bir süre sonra meşgul edeceğiniz bölüme ısındırın. Bu işlem soruların genel yapısını görmenizi, testin yapısındaki ve soru sayısındaki değişikliklere karşı kendinizi yeniden düzenlemenizi sağlayacaktır.

​2. Soruları hazırlayanların sizin benim gibi insanlar olduğunu unutmayın. Dolayısıyla bu insanların kafa yapısını anlamaya bakın. Bunu anlarsanız (empati diyoruz) sorular size çok daha tanıdık gelecektir.

​3. Soru kökünü okumadan paragrafı okumak, cevabı düşünmeye çalışmak hızı düşürür. Zaman kazanmak için soruyu okumadan cevap şıklarına sıçramak sizi yanıltır.

​4. Tahmin yürütmekle kafadan atmak aynı şey değildir. Hiç alaka kuramadığınız sorularda kendinizi zorlamanızın bir anlamı yok. Bu durumlarda kafadan atmayın. Şıkları düşürdüyseniz hele iki şıkka indirdiyseniz, o zaman ilk aklınıza geleni işaretleyin. Genellikle doğru olmaktadır.

​5. Soruların hepsi zor değildir. Hatta bazıları o kadar kolaydır ki, pimpiriklenir; bu kadar kolay olamazdı deyip olmayacak şıkkı işaretlersiniz. Bu gibi durumlara dikkat edin.

​6. Soruyu 20 saniye içinde anlayamıyorsanız ya tekrar okuyun ya da geçin. Geçerken buraya tekrar döndüğünüzde ipucu olabilecek bir işaret koyun. Bu sorunun çözümünü ikinci tura bırakın. Biz buna TURLAMA TEKNİĞİ diyoruz.

​7. Soru kökünün veya soru metninin uzun olması genellikle korkutur. Halbuki bu hiç sorun değildir. Siz soru kökünü iyi anlayın, metnin uzun olması size daha fazla ipucu veriyor demektir. İşe,bu yönden bakın. Yine de yavaş okuyan ve bir defada okuduğunu anlayamayanlardansanız bu durum tabii farklı.

​8. Soruyu okur okumaz doğru seçeneği görmeye bakın. Teker teker yanlışları okuyup doğruyu bulmak da bir çözüm ama çok zamanınızı alır. Bunu başaramadığızda da yanlışları eleyerek doğruya ulaşmaya çalışın.

​9. Hangi bölümden başlamak istiyorsanız ondan başlayın, deneme sınavlarında izlediğiniz yolu gerçek sınavda da izlemelisiniz.

​10. Soru çözme tekniklerinde beceriklililiğinizi arttırmak istiyorsanız her dersin kendine özel mantığı olduğundan yola çıkmalısınız. Yani biyoloji konusunu okuyarak sorular üretme ve bunu teste uyarlama konusunda becerinizi geliştirirseniz, biyolojiden o kadar daha az soru kaçırırsınız. Çözmekse kolaylaşır.

​11. Soru soranların mantığına ne derece yakınlaşırsanız, onun gibi düşünebilme ve soru üretebilme yeteneğini geliştirmiş olursunuz.

​12. Soru kökeninde değildir. sözcüğü genellikle altı çizili verilir. Ancak buna rağmen düz mantık kurup hangisidir olarak algılayan beynimiz yanlış seçeneği işaretler.

​13. Saat bulundurmak ve saate göre hareket etmek çeviklik hızınızı arttırır. Kendinizi daha önceden belirlediğiniz süre içinde soruyu çözmeye şartlandırın. Bu şartlandırmanın işe yaradığını göreceksiniz.

​14. Okurken yarmak ya da kalem kullanın. Doğru duydunuz. Bugüne kadar size şiddetle yasaklanan, okuma hızını yavaşlattığı varsayımıyla söylenmişti bu söz. Siz öyle yapmayın parmakla takip edin ama 1 + 1 kuralı çerçevesinde (okuduğunuz sözcükten bir fazlasını görmeye çalışın ve parmağınızı oraya sürükleyin) okuma hızınızın en az % 50 arttığını göreceksiniz. Bugüne kadar bunu nasıl keşfetmedin diyeceksiniz.

​15. Okurken şapka takın. Şapkanın ön siperliği görme alanınızı daraltacak ve okuduğunuz metne yoğunlaşmanızı kolaylaştıracaktır.

​16. Her on soruda bir durup gözünüzü kapatın ve sadece burnunuzdan derin bir nefes alın. Birkaç saniye tutun ve yavaş yavaş verin. Oksijen beynimize giden kan damarlarını genişletecek ve zihniniz daha zeki çalışacaktır. Kaybettirdiği vakitten çok kazandıracaktır, emin olabilirsiniz.

​17. Testleri çözerken kitapçık üzerinde çözün ancak her on soruda bir onları çözüm kağıtlarına geçirin. Hem dikkatiniz daha az dağılır hem kaydırma riskiniz olmaz. Hem de zihninize bilinçli olarak kısa bir mola vermiş olursunuz.

​18. Yanınızda hiç kullanılmamış beyaz bir kağıt bulundurun. Bu kağıdı soru çözmediğiniz sütunları kapatacak şekilde tutun, bu da konsantrasyon ve verimliliğinizi arttıracaktır (Sınav sırasında böyle bir şeye izin verilmezse, siz de konsantrasyonunuzu arttırmak için soru kitapçığının kullanmadığınız tarafını arkaya doğru katlayıp ters çevirirsiniz).

​19. Bir soruya takıldığınızda kafanızı ritmik bir şekilde müzik dinler gibi sallayın. Kafanızın farklı çalıştığını ve odağınızı koruduğunuzu göreceksiniz. Bazı sorular vardır ki ilk etapta konsantre olamayınca vakit geçer sonra da ipin ucunu kaçırırsınız. Bu yöntem, bu gibi durumlarda etkilidir.

​20. Günde belirli bir süre test çözmeye zaman ayırın ve bu süreyi git gide arttırın. Saatli çalışarak da gittikçe daha kısa sürede bitirme oyunları oynayın. Hem zevkli hem gerilimli hem de geliştirici bir çalışma olacaktır.

YGS/LYS' de Başarı İçin etkili test çözme teknikleri

 

 

Bilindiği gibi ülkemizde öğrenciler ilköğretim ya da ortaöğretim sonrası bir üst öğrenim kurumuna yerleşebilmek için çeşitli sınavlara girmek zorunda kalıyorlar. Bu sınavlara giren aday sayısı her yıl artmakla beraber, son birkaç yılda yapılan düzenlemelerle üniversitelerin kontenjanları da hatırı sayılır miktarda artırıldı. Gerek kontenjanı artırılan üniversitelere girmek için, gerekse sınavla öğrenci alan ortaöğretim kurumlarına girmek için her yıl milyonlarca öğrenci kendilerini bir yarışın içinde buluyorlar. Yapılan bütün harcamalar ve çalışmalar öğrencilerin bir üst öğrenimini daha iyi bir kurumda sürdürebilmesi için.

Öğrencilerin bu sınavlarda başarılı olmak için sınavdan önce ve sınav esnasında alması gereken bazı tedbirler vardır. Sınav kaygısıyla baş edebilmeyi öğrenme, dersi etkin dinleme ve not alma, çalışma odasını uygun bir şekilde düzenleme, planlı ve düzenli çalışma, ders çalışma becerilerini etkili bir şekilde kullanma, beslenme ve uyku gibi fizyolojik ihtiyaçların yeterince karşılanması vs. sınavlardan önce alınabilecek bazı önlemler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Şüphesiz sınavlardan önce yapılan bu hazırlıklar başarı için tek başına yeterli olmamakta ve öğrencilerin sınav anı için de bazı hazırlıklar yapması gerekmektedir. Test çözme tekniklerinin etkili bir biçimde kullanılması da bu hazırlıkların en önemlilerindendir. Birçok öğrenci sınav öncesinde çok ciddi hazırlıklar yapmasına rağmen sınav esnasında heyecanını kontrol edememe, yanlış kodlama, kaydırma yapma, dikkatsizlikten bazı soruları yanlış cevaplama vs. gibi düşük performans gösterilmesine neden olabilecek olumsuzluklar yaşayabilmektedir. Bu nedenle öğrencilerin test çözme tekniklerini etkili bir biçimde kullanabilmesi sınavlarda daha başarılı sonuçlar elde etmelerini sağlayacaktır.

Test çözerken öğrencilerin dikkat etmesi gereken hususlar şunlardır:

Ø Sınav esnasında soruları çözmeye başlamadan önce cevaplayacağınız bölümü hızlıca gözden geçirin. Size farklı türde kitapçık verilebilir, dolayısıyla soru tipleri farklı ya da alışık olmadığınız biçimde dağılmış olabilir. Yapacağınız bu yaklaşık 5- 10 saniyelik bir gözden geçirme faaliyeti kitapçıkta yer alabilecek bu tarz değişikliklere ve testin genel yapısına karşı hazırlıklı olmanızı sağlayacaktır.

Ø Soruları çözerken temponuzu iyi ayarlamaya çalışın. Çok hızlı çözüp hata yapmaktan ya da her soru üzerinde fazla zaman harcamaktan kaçının. Unutmayın ki kontrolsüz güç, güç değildir!

Ø Bazı sorular sizi çok sinir bozucu ikilemler içinde bırakabilir, iki hatta üç şık arasında kalabilir, gelgitler yaşayabilirsiniz. Böyle durumlarda soru üzerinde belli bir süre geçirdiyseniz ve doğru cevabı bulamadıysanız, soruyla inatlaşmadan yanına bir işaret koyup, diğer soruya geçiniz. Fakat bu sorunun “zor ya da karmaşık olduğunu” düşündüğünüz anda bırakıp, “sıradakine geçin” anlamına gelmesin. Yukarıda bahsedilenin sadece bir soruya hak ettiğinden fazla zaman ayırmamayla ilgili bir durum olduğunu belirtmek yerinde olacaktır.

Ø Bölümler arası geçişlerde kısa dinlenme aralıkları vererek, zihninizi dinlendirip, toplayın. Unutmayın ki, insanın dikkati bütün bir sınav boyunca hiç eksilmeden duramaz. Eğer zihninizin yorulduğunu hissederseniz bir an için gözlerinizi kapatıp, alnınızı ve şakaklarınızı ovalayın.

Ø Deneme sınavlarında yavaş olduğunuzu düşünüyorsanız, evde soruları kendinize zaman sınırlaması koyarak çözmek bunun için alınabilecek önlemlerden bir tanesidir. Unutmayın ki, gerçek sınav sadece bilginizi ve yorumlama gücünüzü değil, aynı zamanda bilgiyi kullanma hızınızı da ölçmektedir.

Ø Bazen öğrenciler aceleci davranarak bütün şıkları okumadan doğru olduğuna inandıkları şıkkı işaretleyebiliyorlar. Bundan kaçının, bazı sorular en doğru cevabı bulmanızı ister. Özellikle de çok basit ve doğru gibi görünen seçeneklere şüphe ile yaklaşın.

Ø İnsanlar soru köklerindeki ifadeleri genellikle olumlu yönde algılamaya eğilimli oluyorlar. Ya da aceleci davranarak soru kökünü tam olarak anlamadan cevaplamaya geçebiliyorlar. Her iki durumda öğrencilerin aleyhine sonuçlar yaratıyor. Soruyu cevaplamaya geçmeden önce soru köklerindeki olumlu veya olumsuz ifadeler doğru olarak algılanmalıdır. Bir soruyu doğru cevaplayabilmek için öncelikle sizden istenenleri ve size verilenleri iyi belirlemelisiniz.

Ø Paragraf soruları bir fotoğrafın bütünü gibidir, sizden istenen ise o bütündeki parçaları bulmak, yorumlamak ve böylece soruyu doğru cevaplamaktır. Eğer size uzun bir paragraf verilmiş ve bununla ilgili sorunun cevaplanması istenmişse, ilk önce soruyu okuyun. Bu size iki tür avantaj sağlayacaktır. Birincisi, paragrafı ikinci kez okumak zorunda kalmayacaksınız. İkincisi ise, sorunun kendisi paragrafı hangi yönden düşünüp, ele almanız gerektiğini gösterecek ve böylece bütün içindeki parçaları daha iyi görüp, algılayabileceksiniz.

Ø Önyargılarınızdan kurtulmaya çalışın. Soru sizden ne istiyorsa sadece onu düşünün ve yorumlarınızı verilen bilgi üzerinden yapın.

Ø Verilen cevap seçeneklerinde üçlü zincirler olabilir (arka arkaya 3 tane B seçeneğinin doğru cevap olabilmesi gibi) ama dörtlü zincirin bir yerden kırılması gerekir.

Ø Test tekniği ile yapılan sınavlarda süreç yani soruyu nasıl çözdüğünüz değil, sonuç önemlidir. Adaylardan sadece verilen bilgilerden hareketle sonuca ulaşmaları isteniyor. Dolayısıyla kesin emin olamadığınız, zorlandığınız sorularda yanlış şıkları eleyerek doğru cevaba ulaşabilirsiniz. Bazen dört yanlışı bulmak bir doğruyu bulmaktan kolay olabilir.

Ø Seçeneklerde verilen cevaplardan ikisinin birbirine benzediği durumlarda, cevap genellikle ikisi de değildir. Ya da benzer bir biçimde iki seçenek birbirinin zıttıysa, bunlardan birinin doğru olma ihtimali oldukça yüksektir.

Ø Gerçekten mantıklı ve iyi bir sebebiniz varsa ya da yanlış olduğuna kesin kanaat getirdiyseniz ilk tahminde bulunduğunuz cevabı değiştirin.

Ø Sınavda yer alan soruların zorluk düzeyleri birbirinden farklıdır. Bu nedenle her soruya eşit süreler ayıramazsınız. Böyle durumlarda hem sınavı daha sağlıklı tamamlamak, hem de olası vakit kayıplarını engellemek için “Turlama Tekniği”ni kullanabilirsiniz. Bu yöntemde sınav birkaç tura ayrılır.

İlk turda kolay ve sonucundan emin olunan sorulardan başlanır. Teste bu şekilde en iyi olduğunuz, kolay sorulardan başlamak sizin de özgüveninizi ve moralinizi yükseltecek ve heyecanınızı kontrol etmenizi kolaylaştıracaktır. Eğer bir soru sizi biraz uğraştırıyorsa, iki seçenek arasında kalıyorsanız, o soruyu hemen geçin.

İkinci turda, iki şık arasında kaldığınız, boş bıraktığınız soruları yapmaya çalışın. Bir testte bu şekilde iki turu tamamladıktan sonra sıradaki teste geçin ve bu testte de aynı şekilde iki tur atın. Bütün testlerde iki turu tamamladıktan sonra sınavın sonunda, sınav boyunca sizi en çok uğraştıran, iki turda da çözemediğiniz sorular için üçüncü bir tur atın ve sınavı tamamlayın.

Fakat öğrenciler bu veya buna benzer bir sistemi daha önce hiç denemeden, ilk defa gerçek sınavda kullanmamalıdırlar. Sınav anıyla ilgili her türlü stratejinin daha önce yapılan deneme sınavlarında denenmiş olması gerekmektedir.

Ø İki seçenek arasında kaldığınız, boş bıraktığınız ya da zorlandığınız sorular için özel bir kodlama sistemi geliştirin. Örneğin, emin olup yaptıklarınız için (ü), iki şık arasında kaldıklarınız için (?) ya da (2), boş bıraktıklarınız için (O) ya da (Boş) gibi işaretler belirleyerek, tekrar bu sorulara dönüşlerinizde ne yaptığınızı hatırlayabilirsiniz.

Ø Kodlama hataları, sınava giren öğrencilerin istenmedik hatalar yapmalarına neden olan etkenlerden biridir. Özellikle öğrenciler bu tarz hataları en düşük düzeye indirmek istiyorlarsa, bütün soruları cevapladıktan sonra kodlama yapmamalıdırlar. Bu yöntem, hem yaşanması muhtemel vakit probleminde, soruların tümünün kodlanmadan cevap kâğıdının alınmasıyla sonuçlanabilir, hem de kaydırma yapma ihtimalini artırır. Bunun yerine her sayfanın bitiminde kodlama yapmak daha sağlıklı olacaktır. Ayrıca bu şekilde zihniniz de kısa bir süre de olsa dinlenme fırsatı bulacaktır. Her sorunun bitiminde kodlama yapmak da bir diğer sağlıklı yöntem olarak kullanılabilir.

Mehmet CEYLAN